zulüm en basit ifade ile adaleti teslim etmemektir. hakkı, hakkıyle yerine getirmemektir.
istediği mahkemeye istediği adamı atayan,
istediği hakimden istediği kararı çıkartan,
istediği adamı içeri tıkan senelerce boş yere hapis yatmasını sağlayan,
soru çalıp %100 çeken,
haketmediği makamlarda başkasının hakkı olan maaşları alan,
devlet malı demeden yetim hakkı bilmeden bilmezden gelerek yiyip içen,
ölü isimler üzerinden banka hortumlayan,
himmet diye haraç kesen,
kurban parası diyerek para toplayıp kurban kesmeyen,
fitre toplayıp fitre vermeyen sonra da kalkıp kendisi hakkında "bugün ne zulüm gördük" diye kendisi gibi olmayanları suçlayıp, düştüğü halleri bir başkasının suçu imiş gibi lanse eden güdükleri piyasaya süren yapı zulüm görmüş değil, bizzat zalimin kendisidir.
adalet kurunun yanında yaşın da yanmasını engellemektir. devlet bu ayrımı iyi yapmalı.
tanım: saçmalığın ve yalanın daniskasıdır. daha içki sofrasına kuran okumaktan bahsetmedik bile. kalkıp zulümden bahsetmeyin. ahlaksızlık ve zulüm budur. gerçi size göre furuattı değil mi? Allahın ayetleriyle dalga geçen, içki sofrasına kuran okumaktan çekinmeyen, Allahla kandırıp her türlü yalana başvuran bu cemaatin Allah belasını vermiş de, zulüm diye ağlaşıyorlar.
kula bela gelmez, hak yazmadıkça
hak bela yazmaz, kul azmadıkça
yaa işte böyle ramazan şekerleri. beddua bumerang gibidir. hak etmiyorsa bir taraf, gelir vurur kendini. sonra da müntesiplerini kaynana zırıltısı gibi zırlatır her köşe başında.
ağlayın ağlayın. iyi oluyor.
devamını gör...