Milyonlarca insanda travma yaratan bir deprem olmuştur. Depremi bizzat Adıyaman'da yaşamış biri olarak şunu söyleyebilirim ki küçük bir kıyamet yaşadık. Mahşer yeri nasıl olur gördük. Her şey o kadar korkunçtu ki Tv'de gördükleriniz ancak bir film karesi gibidir.

Gözümüzün önünde yerlebir olan güzel şehrim. Artık Acıyaman deniyor kendisine. Hayalet şehre dönüşmüştür. Şu aralar sellerle boğuşmakta. Burada tuhaf şeyler oluyor.
Market poşeti. Çöp poşeti olarak iyi iş görüyor. Zaten bunu yapmayan da ne bileyim!?
Herkes kendi çöplüğünde iyidir.
Önce Komplo teorisyeni olarak gündeme gelmiş sonra aşı karşıtlığı yaparak kendini siyasi bir tarafa çekmiştir. En son parti kurdu diye biliyorum.
Elimizdeki *yarım zekayla zekamızın yarısını götüren yapay zeka tam kapasite çalıştığında zekamızın yüzde kaçını bize bırakacaktır?
Babasının gölgesinde kalması talihsizliği olmuştur. Babası kadar zeki, karizmatik ve donanımlı olmayabilir ama maalesef babasının ciddiye alınmaması kaderini de yaşamaktadır. Memlekette adam yok fikrine karşı bir ümit olarak görüyorum kendisini. İnşallah yanılmam ve hak ettiği teveccühü görür.
Bizim zamanımızda tanım üzerinden ne sohbetler dönüyordu arkadaş. Mesajları yürüme olarak görmüyorduk. Öyle olsaydı lezbiyen olurduk. *:
Bir kaç defa evde yaptım. Evde yapılan pul biber salça gibi renk veriyor girdiği yemeğe. Tadı da ayrı güzel oluyor tabi. Bu yıl hazır aldım. İyi bir yerden, en taze ve kalitelisini. Yok efendim ellerinle yaptığın gibi olmuyor. Demek ki pul biber yaparken kiremit yerine sevgi katmak gerekiyormuş. :*
Kayıp Atlantis'in bu dağın altında olduğu iddia edilir.
Bizim zamanımızda elektrik vardı. Elektrik alır, elektrik verirdin. Adamın Z puanını, t puanını belirleyip bağıl değerlendirme yapmazdın. Yeni nesil çok akıllı azizim, çok realist düşünüyor. Ya adam tam puan alırsa ve sen elektrik alamazsan? Bak kafa yine elektriğe gidiyor. Dünyada enerji sorunu var sen hala elektrik diyorsun. Seni gidi anarşik romantik ihtiyar!
Taş fırına yağ ve şekerini gönderirsen şekerli ekmek yaparlar. Yok evde yaparım dersen gözlemeni yapar arasına yağ sürer, şeker dökersin. Pişirir, yersin efem. Kast edilen buysa Doğu'da eskiden çok yapılan bir şeydir. İnsanoğlu yoklukta bile ağzımız tatlansın diyor işte. Na'parsın.
Asistanını gören hastadır. Araştırma hastaneleri işlevini kaybettiğinden beri ameliyat olmayacaksınız doktor görmeniz mümkün değil ancak asistanını görürsünüz. Buna da şükür.
Herkese çok teşekkür ederim. 13 yıllık yazar olduğumu fark ettirdiniz. Kaç yaz, kaç kış gördük. Kaç çocuk doğdu, büyüdü, okullu oldu. Kaç öğrenci mezun oldu, kaç kişi emekli oldu... Yıllar geçti gitti. Hepimiz çok değiştik. Kiminin saçlarına aklar düştü, kiminin ince çizgileri oluştu, kiminin içindeki heyecanlar kalp kırıklığına dönüştü... Eski bir dosta sığınmak gibi bu sözlüğe gelmek. Ancak o da değişti maalesef. Yıllar sonra köyüne dönmüş gurbetçi misali dolanıyorum buralarda. Tanıdık birini görünce sevinirim. Belki yeni anılarım olur diye ümitlenirim... Herkese saygılarımı sunarım.
İçinde derin yaralar besleyen kişidir. (Beslemek sözcüğünü özellikle kullanıyorum. ) Bu kişi için üzülürüm.