bu oyunun bizim zamanımızdaki çeşidinde renk seçme olayı vardı.
topu tutamayan ebe bir renk söyler diğerleri o rengi bulmak için koşarlardı. ebe de onlar bulana kadar topla vurmaya çalışırdı.

kendi dinini yaratma.
söylenmemiş bir şeyi ya da olmamış bir şeyi olmuş gibi aktarmak ne büyük bir dini aldatmadır.
söylenmemiş bir şeyi ya da olmamış bir şeyi olmuş gibi aktarmak ne büyük bir dini aldatmadır.
yoktur.
ezanın meali vardır.
türkçe ezan adıyla okutturulan meal de hiç düzgün bir meal değildir.
ezanın meali vardır.
türkçe ezan adıyla okutturulan meal de hiç düzgün bir meal değildir.
bunları saymak için sağdan soldan arama yapmak yerine kitabın kendisini okuyorsan yan etkileri dolayısıyla senin adına sevinirim.
bugün kocatepe kültür merkezinde emre karabulut ile birlikte güzel performans sergilediler.
bu arada arkamda bıdı bıdı konuşan bayanlara selam ederim.
bu arada arkamda bıdı bıdı konuşan bayanlara selam ederim.
bugün gene nüksetmiştir.
anneler günü münasebetiyle olsa gerek anne babaya karşı güzel ve sabırlı davranış öğütleri verildi.
tabi gene ılımlı islam modunda yumuşak cümlelerle bezenmişti.
aslında anne-baba önemli bir konudur ama belirli gün ve haftalar tarzında olayların işlenmesi açıkçası pek hoş değil.
müneccimliği sevmem ama alın size bir tahmin: haftaya ya da bir sonraki hafta gençlik, kötü alışkanlıklarla ilgili bir hutbe bekliyorum.
anneler günü münasebetiyle olsa gerek anne babaya karşı güzel ve sabırlı davranış öğütleri verildi.
tabi gene ılımlı islam modunda yumuşak cümlelerle bezenmişti.
aslında anne-baba önemli bir konudur ama belirli gün ve haftalar tarzında olayların işlenmesi açıkçası pek hoş değil.
müneccimliği sevmem ama alın size bir tahmin: haftaya ya da bir sonraki hafta gençlik, kötü alışkanlıklarla ilgili bir hutbe bekliyorum.
bu namazın kaynağı olarak kuran'da müzemmil 20. ayetten başka bir ayet var mı bilmiyorum.
bilen arkadaşlar uyarsın lütfen.
ayette gecenin bir kısmında kalkıp allah için ibadetten bahsediliyor.
ayetin devamında bunun güçlüğünden bahsedip "Artık, Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun(ikra)." diyerek bir kolaylaştırma sunuyor.
burada da aslolanın kur'an okuyarak tefekkür etmek olduğunu sanıyorum.
bilen arkadaşlar uyarsın lütfen.
ayette gecenin bir kısmında kalkıp allah için ibadetten bahsediliyor.
ayetin devamında bunun güçlüğünden bahsedip "Artık, Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun(ikra)." diyerek bir kolaylaştırma sunuyor.
burada da aslolanın kur'an okuyarak tefekkür etmek olduğunu sanıyorum.
sahih olmayan hadisle desteklenmeye çalışılmıştır.
o kadar kıymetliymiş ki farz namazların önüne geçmiş.
bırak farz namazlarını bütün ibadetlerin önüne geçmiş.
hem de bir seferliğine değil 12 yıllık.
tek rakibi kadir gecesi.
sevabı oyunlardaki bonus puan gibi gören ödül yaklaşımlı arkadaşlar yapmayın lütfen sizi allah'ın verdiği aklı kullanmaya davet ediyorum.
o kadar kıymetliymiş ki farz namazların önüne geçmiş.
bırak farz namazlarını bütün ibadetlerin önüne geçmiş.
hem de bir seferliğine değil 12 yıllık.
tek rakibi kadir gecesi.
sevabı oyunlardaki bonus puan gibi gören ödül yaklaşımlı arkadaşlar yapmayın lütfen sizi allah'ın verdiği aklı kullanmaya davet ediyorum.
böyle kavimler var olabilirler doğru.
yalnız fatır / 24'te de geçtiği gibi bunların içerisinden de uyarıcılar çıkmıştır.
(ayette nezir kelimesi geçiyor nebi değil)
bu uyarıcılar tabi ki şu anki islam dininin aynısıyla etraftakileri uyarmamışlardır.
ama en azından bir tevhid yani tek tanrı inancına ve güzel ahlak konusuna vakıf olabilmiştir.
bu noktada bu kavimlerin sorumluluklarının da kendi ölçülerinde olduğunu kanısındayım.
tabi ki onların hakkındaki hükmü allah verecektir bize düşmez.
ancak burada bizi ilgilendiren 'kardeşim bunlara peygamber verilmemiş ne olacak bunların hali?'nden ziyade
burada bir mantıksızlık varmış gibi gösterilebilme durumunun olmasıdır.
itiraz ettiğim nokta da işte tam bu noktadır.
yoksa ben daha kendimi kurtaramamışım bana ne bizden bilmem kaç sene yaşamış kavimlerin akıbetinden?!!
kuran'ın deyimiyle onlar bir ümmetti geldi geçti.
yalnız fatır / 24'te de geçtiği gibi bunların içerisinden de uyarıcılar çıkmıştır.
(ayette nezir kelimesi geçiyor nebi değil)
bu uyarıcılar tabi ki şu anki islam dininin aynısıyla etraftakileri uyarmamışlardır.
ama en azından bir tevhid yani tek tanrı inancına ve güzel ahlak konusuna vakıf olabilmiştir.
bu noktada bu kavimlerin sorumluluklarının da kendi ölçülerinde olduğunu kanısındayım.
tabi ki onların hakkındaki hükmü allah verecektir bize düşmez.
ancak burada bizi ilgilendiren 'kardeşim bunlara peygamber verilmemiş ne olacak bunların hali?'nden ziyade
burada bir mantıksızlık varmış gibi gösterilebilme durumunun olmasıdır.
itiraz ettiğim nokta da işte tam bu noktadır.
yoksa ben daha kendimi kurtaramamışım bana ne bizden bilmem kaç sene yaşamış kavimlerin akıbetinden?!!
kuran'ın deyimiyle onlar bir ümmetti geldi geçti.
kalem suresi'nde geçen kıssa.
bahçe sahipleri, sabah bahçelerini mutlaka devşireceklerini söylüyorlar.
inşallah da demiyorlar.
bahçelerini devşirmek üzere erkenden yola çıkıyorlar.
ve hiçbir yoksulun bahçeye yaklaşmasını da istemiyorlar.
ama vardıklarında bahçelerini tanınamayacak halde kapkara buluyorlar.
rablerini unuttuklarını hemen anlıyorlar, kendilerine kızıyorlar.
dua ediyorlar "rabbimiz bize yine verir" diye.
"işte böyledir azap. Elbette ahiret azabı daha büyüktür, fakat bilselerdi!" kalem/33
ukdecinin* notu: bahçe sahipleriyle ilgili kur an da geçen kıssa.
bahçe sahipleri, sabah bahçelerini mutlaka devşireceklerini söylüyorlar.
inşallah da demiyorlar.
bahçelerini devşirmek üzere erkenden yola çıkıyorlar.
ve hiçbir yoksulun bahçeye yaklaşmasını da istemiyorlar.
ama vardıklarında bahçelerini tanınamayacak halde kapkara buluyorlar.
rablerini unuttuklarını hemen anlıyorlar, kendilerine kızıyorlar.
dua ediyorlar "rabbimiz bize yine verir" diye.
"işte böyledir azap. Elbette ahiret azabı daha büyüktür, fakat bilselerdi!" kalem/33
ukdecinin* notu: bahçe sahipleriyle ilgili kur an da geçen kıssa.
zirve sonrası "allah ın intikamı"nın nasıl tecelli ettiğini öğrenmek için dolma kalem'e mesaj atacağım.
ama mesaj da atamam, günah değil mi?
ama mesaj da atamam, günah değil mi?
yazarken konu ve kelime seçiminde gösterdiği özeni mandalina seçerken gösteriyor mu bilemiyorum.
ama dolu dolu yazdığı kesin. özellikle yazılarına yansıyan özgün bir giriftlik var.
ama dolu dolu yazdığı kesin. özellikle yazılarına yansıyan özgün bir giriftlik var.
ortaya çıktığı anda diğer kültürleri yavaş yavaş tüketir.
"daha fazlasını iste"* vardır her noktasında.
tefekkürden uzak kalan toplumların uyuşturucusudur.
"daha fazlasını iste"* vardır her noktasında.
tefekkürden uzak kalan toplumların uyuşturucusudur.
özellikle dinimiz ile ilgili konular üzerine düşünüp kur'an ışığında beyin jimnastiği yaparken, biraz aykırı bir yoruma kaçtığınızda gelenekçi arkadaşlarınızdan duyacağınız* önerme.
yani aslında demek istenilen şu:
"kardeşim sen ne kadar üzerinde çalıştın ki yorum yapabiliyorsun? arapça bilgin var mı? buna yıllarını verenler var. ilahiyat fakültesinde yıllarca okuyanlar var."
tabi bundan sonra aklımdan şunlar geçiyor:
ya, niye okuyoruz ki 'kur'anı anlamak için' zaten.
birileri okumuş, hatta üzerinde akademik çalışmalar yapıyorlar.
onlara soralım, daha iyi bilirler.
beynimi kapatıyorum.
yani aslında demek istenilen şu:
"kardeşim sen ne kadar üzerinde çalıştın ki yorum yapabiliyorsun? arapça bilgin var mı? buna yıllarını verenler var. ilahiyat fakültesinde yıllarca okuyanlar var."
tabi bundan sonra aklımdan şunlar geçiyor:
ya, niye okuyoruz ki 'kur'anı anlamak için' zaten.
birileri okumuş, hatta üzerinde akademik çalışmalar yapıyorlar.
onlara soralım, daha iyi bilirler.
beynimi kapatıyorum.
kuran'ı anlama amacıyla, feyz almak için okuyan herhangi bir kişinin söyleyeceği söz.
öncesinde sırf 'açık aramak' gibi saldırı amacıyla ya da anlamadığınız bir dilde saf bir tutumla okumadıysanız 'artık' kelimesine de gerek kalmaz.
öncesinde sırf 'açık aramak' gibi saldırı amacıyla ya da anlamadığınız bir dilde saf bir tutumla okumadıysanız 'artık' kelimesine de gerek kalmaz.