Ağırlık antremanı, kaldırabildiğim maksimum ağırlık ile gücü hissetmek.
Kedi sevmek, kızlarımla sohbet etmek ve tabi metal müzik.
Kedi sevmek, kızlarımla sohbet etmek ve tabi metal müzik.
doğruluk payı olmayan hipotez. fakat inatla erkeklerin çoğunun bu sözü ciddiye alıp ergenlik dönemlerinde komedyeni oynamaya çalıştıkları da apayrı bir gerçektir.
diğer bir mesele güldürme yöntemidir;
- gıdıgıdıgıdıgıdı
+ faruk yapmaa ihihihi daha ilk görüşmemiz
- gıdıgıdıgıdıgıdıgı
+ faruk dur dedim bi şeyler oluyo ba ihihihihihi
- gıdıgıdıgıdı
+ ayy faruk çok hoşlanıyorum senden ihihihi yapmaa
- gıdıgıdıgıdıgıdı
+ aşığım seviyorum seni ihihihi ayy ihihihi
diğer bir mesele güldürme yöntemidir;
- gıdıgıdıgıdıgıdı
+ faruk yapmaa ihihihi daha ilk görüşmemiz
- gıdıgıdıgıdıgıdıgı
+ faruk dur dedim bi şeyler oluyo ba ihihihihihi
- gıdıgıdıgıdı
+ ayy faruk çok hoşlanıyorum senden ihihihi yapmaa
- gıdıgıdıgıdıgıdı
+ aşığım seviyorum seni ihihihi ayy ihihihi
son zamanlarda bu başlıkların sayıları arttıkça tavsiyeler de buna oranla daha da artıyor.
1. ders kız isteme;
(bkz: kız istemeye gittiği evde çaya bisküvi batıran damat adayı)
(bkz: alternatif kız isteme cümleleri)
(bkz: kız istemede biraz düşünelim evresi)
(bkz: kız isteme seansında artı puan kazandıran şeyler)
(bkz: kız isteme töreninde içtiği kahveden zehirlenerek ölen damat adayı)
(bkz: kız istemeye gittiği evde çay dağıtan kıza çelme takan damat adayı)
(bkz: kız isteme)
(bkz: kız istemeye giderken teneke peynir götüren damat)
(bkz: kız istemeye giderken çikolatayı bim den almak)
2. ders evlilik ve evlenme teklifi;
(bkz: evlilik)
(bkz: cogito münazara meydanı - evlilik aşkı öldürür mü meselesi)
(bkz: üstü kapalı evlilik teklifleri)
(bkz: evli birinin eşinden başkasına aşık olması)
(bkz: kendinden yaşça büyük kadınla evlilik)
(bkz: reddedilemeyecek bir evlilik teklifi için gereken tek cümle)
(bkz: bir erkeğin evlilikten beklentileri)
(bkz: evlilikte namaz şartı aranmalı mı sorusu)
3. ders evlilikten sonra;
"lütfen bu tanımın devamını okumak için yazardan hesap numarası isteyiniz."
kimse piyasayı düşürmesin patentli fikirdir. mahkemelerde süründürürüm.
1. ders kız isteme;
(bkz: kız istemeye gittiği evde çaya bisküvi batıran damat adayı)
(bkz: alternatif kız isteme cümleleri)
(bkz: kız istemede biraz düşünelim evresi)
(bkz: kız isteme seansında artı puan kazandıran şeyler)
(bkz: kız isteme töreninde içtiği kahveden zehirlenerek ölen damat adayı)
(bkz: kız istemeye gittiği evde çay dağıtan kıza çelme takan damat adayı)
(bkz: kız isteme)
(bkz: kız istemeye giderken teneke peynir götüren damat)
(bkz: kız istemeye giderken çikolatayı bim den almak)
2. ders evlilik ve evlenme teklifi;
(bkz: evlilik)
(bkz: cogito münazara meydanı - evlilik aşkı öldürür mü meselesi)
(bkz: üstü kapalı evlilik teklifleri)
(bkz: evli birinin eşinden başkasına aşık olması)
(bkz: kendinden yaşça büyük kadınla evlilik)
(bkz: reddedilemeyecek bir evlilik teklifi için gereken tek cümle)
(bkz: bir erkeğin evlilikten beklentileri)
(bkz: evlilikte namaz şartı aranmalı mı sorusu)
3. ders evlilikten sonra;
"lütfen bu tanımın devamını okumak için yazardan hesap numarası isteyiniz."
kimse piyasayı düşürmesin patentli fikirdir. mahkemelerde süründürürüm.
"dindar" erkeklerin önderliğini yaptığı cemiyettir.
pilav, kuru, cacık...
vera kapitalizmin çarkına söverken buz gibi coca colalar aynen abi denerek kafaya dikiliyordu. derken navigasyonu ile izlandalı, gideceğimiz mekanın yalnızca tayyi mekanla ulaşılabildiğinden habersiz çıkageldi. kuru tabaktan sıyrıldı, sensei mista vefa bozacısı'nın etrafını 2 kez döndürdü. bu dönüşlerle beraber zaman mekan büküldü, demin orada olmadığına ant içilesi mahzen kendini gösterdi. işte dedi endop, burası olmalı. mista temkinli, "selamun aleyküm, ali abi mi ?" gerçek adını bilmediğimiz abi ali, vakarla içeri buyur etti. 7 yıl 7 ay 7 hafta 7 gün 7 saat 7 dakika beklemiş gibi... çaylar -ki tazeliğini mubabbete borçlu-, 3. coğrafi zamanda oluşmuş bir boğaz gibi kuzeyden güneye aktı gitti. mösyö uzun duramadı gitti. ne varsa merak edilen, sırrı fâş oldu. ne var ki hiçbir cümle dilden beyhude düşmedi.
pilav, kuru cacık...
budur dervişlik dediğin.
vera kapitalizmin çarkına söverken buz gibi coca colalar aynen abi denerek kafaya dikiliyordu. derken navigasyonu ile izlandalı, gideceğimiz mekanın yalnızca tayyi mekanla ulaşılabildiğinden habersiz çıkageldi. kuru tabaktan sıyrıldı, sensei mista vefa bozacısı'nın etrafını 2 kez döndürdü. bu dönüşlerle beraber zaman mekan büküldü, demin orada olmadığına ant içilesi mahzen kendini gösterdi. işte dedi endop, burası olmalı. mista temkinli, "selamun aleyküm, ali abi mi ?" gerçek adını bilmediğimiz abi ali, vakarla içeri buyur etti. 7 yıl 7 ay 7 hafta 7 gün 7 saat 7 dakika beklemiş gibi... çaylar -ki tazeliğini mubabbete borçlu-, 3. coğrafi zamanda oluşmuş bir boğaz gibi kuzeyden güneye aktı gitti. mösyö uzun duramadı gitti. ne varsa merak edilen, sırrı fâş oldu. ne var ki hiçbir cümle dilden beyhude düşmedi.
pilav, kuru cacık...
budur dervişlik dediğin.
sene bu sene, gün geçen gün.
öyle bir gördüm ki, görücülüğün böylesi olur ancak...
hayatım boyunca unutamayacağım bir anı oldu benim için.
söyleyeceklerim bu kadar.
öyle bir gördüm ki, görücülüğün böylesi olur ancak...
hayatım boyunca unutamayacağım bir anı oldu benim için.
söyleyeceklerim bu kadar.