"eğer biz şeyleri oldukları haliyle, dinleyicimizin, söylediğimiz şeyi nasıl anlayacağına kulak asmaksızın anlatırsak doğruyu mu söylemiş oluruz?" diye sormuş freud.
marifet gerçeği gizlememektedir derler.

yalan söylemek zorunda hissettiğimiz zaman yalan söylememeli ama gerçeği gizleme imkanı varsa da bunu değerlendirmeli. gerçeği gizlememek bir marifet ama her doğru her yerde söylenmez buna daha çok inanıyorum. bazen karşı tarafın ya da durumun selameti için eksik bilgi verilebilir. buraya örnek bırakmak isterdim ama aklıma gelmedi. yine de yersiz doğruları söyleyince dürüst değil patavatsız olunuyor.

yalan söylememek her koşulda olması gereken ama gerçeği gizlemek, zamana, zemine ve muhatabına bağlı olarak değişebilir...
yalan söylememeyi ilke haline getirmiş birinin geçiştirme, kıvırma, susma hamleleri de yalanın yancıları gibi gelir bana... insan sadece yalan söylemediği için dürüst sayılamaz... *